­Eski yıllarda Samos şarabının bağ bozum işlemi – Bağdan teslim alma sürecine

SW_ROU~3

Samos’taki bağ bozumu süreci meşakkatliydi fakat aynı zamanda sosyalleşme ve iş birliği açısından da önemliydi. Genellikle duyulan dilek “bin eşek (gomar)” olmuştur. Bu dilek karşısında karşı taraf da “ta m’ sa th’ kas” ve “bin dilek de senin olsun” diye cevap verirlerdi.

Herkes eğilerek kesiyordu ve taşıyıcılar/hamallar asmaların arasından koşarak hasır sepetleri boşaltıyordu. Aralarında en deneyimli olan en olgun üzümleri seçer “derece iyi çıksın” diye çuvallara en alta koyarlardı.
“Gomar” (yük) hazır olduğunda, stafylodohi’ye ilk nakliye için yüklerlerdi. Bağcı hamala şöyle seslenirdi “gözünü dört aç, derece ölçeri kaybetmeyelim”. (Bir gomar 133 kilo ve 14 dereceydi.)

Üzümleri teslim alma sürecinde, tüm süreci şef yönetirdi. İşçileri aletleri, hunileri, terazileri taşıyarak, şıra için fıçıları yuvarlayarak gidip geliyorlardı. Değerli meyvelerle yüklü hayvanlar bir araya gelerek uzun bir sıra oluşturuyorlardı. Hamallar tarafından bir sonraki “yükü” almak için dönmek istediklerinden itirazlar da başlıyordu.

Sırası geldiğinde üzümler teraziye indirilirdi. Tartıcı, “ağırlıkları” hızlı hareketlerle indirip yükseltirdi. Onları tartar ve “yazıcı” duysun diye yüksek sesle isim ve kiloyu söylerdi. Akabinde, “katsoula” (olgun olanların) dağılmaması için dikkatli bir şekilde boşaltırlardı.

Bir işçi üzümleri bir “çatallar” alır ve onları pres etmek için ahşap bir kap olan “mastello”ya yerleştirirdi. Hızlı hareketlerle üzümleri eritir, iyice sıkar ve şırayı ortasında süzgeç gibi elek bulunan bir kap “tsouko”ya koyardı, sonra karıştırır ve “derece ölçeri” doldururdu.

“Derece ölçen” derece ölçeri çıkarır ve dereceyi yüksek sesle söylerdi. Eğer derece konusunda hemfikir olmazlarsa, üç defa daha tekrarlarlar ve ortalamasını alırlardı. Tüm bu süreci yazıcı kayıt altına alır ve teslim alma makbuzu keserdi.
Bu makbuzları, devamında Kooperatif ile anlaşmak için her üretici toplardı.

Her köyün üzüm hasat makinelerinden elde edilen üzümler, Birliğin Malagari’deki Şarap imalathanesine gitmek üzere kamyonetlere yüklenirlerdi. Aynı şey teknelerden toplanan şıra için de geçerliydi. Kaynamanın başlamaması için büyük fıçılara konularak en kısa sürede imalathaneye nakledilirdi.
Nakliyenin gerçekleştiği köy patikaları taş kaldırımlı ve dar olduğundan sadece tek bir eşek geçebilirdi. Öncelik tabi ki yüklü olanlara aitti. Hamallar patikalara girerek yüklü olmayanlar kenara çekilsin diye bağırırdı.

En nihayetinde bağ bozumu bitince, senenin iyi geçip geçmediğine dair analizler başlardı. Kahvehanelerde sonu olmayan tartışmalar ve analiz üstüne analizler yapılırdı. Miktar üzerine anlaşmak için makbuzlarını Kooperatife götürürlerdi ve Noele yakın bir tarihte verilen avansı beklemek yılın olayıydı.

Galeri

Pin It on Pinterest

Share This!